×

Milli Kütüphane meselesi üzerine TKD Başkanı açıklamalarda bulundu

Türkiye’nin tarihi olan Milli Kütüphane’nin kuruluş kanunu, 703 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile lağvedildi. Milli Kütüphane’de bulunan 3 milyon civarındaki kitabın ne olacağı henüz belli değil, ancak Cumhurbaşkanlığı’na taşınacağına dair söylemler bulunuyordu. Türkiye’nin ve mesleğimizin çınarı olan Milli Kütüphane meselesine dair değerli hocamız Prof. Dr. Bülent Yılmaz dün TKD ve ÜNAK’a bir yazı ilettiğini paylaşmıştı. Bu yazıya istinaden de TKD Genel Başkanı Ali Fuat KARTAL’dan yanıt geldi ve aşağıdaki açıklamayı paylaştı:

“Milli Kütüphanenin bir ülke için ne ifade ettiğini, hayatında hiç kütüphane kullanmamış sokaktaki vatandaşa da sorsanız en azından adındaki milliden dolayı önemli bir kurum olduğunu ifade edecektir. Biz kütüphaneciler için mabet olan Milli Kütüphanenin ne ifade ettiğini siz yazmışsınız.

Bugün Türk Milli Kütüphanesinin kültür ve eğitim politikamız için büyük fırsatlar ve hedefler sunuyor demeyi çok isterdim. Milli Kütüphane sadece, Türk milletinin hafızası olmasının ötesinde kültür ürünlerimizi diğer yurt dışındaki kütüphane, Türkoloji enstitüsü ve çeşitli kuruluşlarla karşılıklılık ilkesi uyarınca yayın değişimi yaparak kültür alış verişini teşvik ederek, Türk kültürünün yaygınlaşmasına katı sunmaktadır.

Bugünkü durumuna gelecek olursak kanunu olan tek kütüphane, 703 sayılı KHK’nın 107. Maddesi ile 23.3.1950 tarihli ve 5632 sayılı Milli Kütüphane Kuruluşu Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır. Aynı KHK’nin Geçiş Hükümleri/Geçici Madde1/3’ün g bendine göre Milli Kütüphane Başkanlığı kadrosu da sona ermiştir. Cumhurbaşkanlığı’nın 1 sayılı Kararnamesinin Madde 282’de Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü’nün görev yetkileri sayılırken;

k) Milli Kütüphaneye şahıslar ve kurumlar tarafından, bağış suretiyle yapılacak kitap ve eşya yardımlarını kabul etmek, bunların ne şekilde kullanılacağı hakkında usul ve esasları belirlemek,
l) Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu tarafından yayımlanan eserlerden, milli tarih ve kültür bakımından önemli olanların çoğaltılmasını ve bir nüshasının Milli Kütüphanede saklanmasını sağlamak. Milli Kütüphanenin bünyesi içerisinde oluşturulan Bibliyografya Merkezinin görev ve yetkileri Bakanlıkça belirlenir.

Görüldüğü üzere Milli Kütüphanenin kanunu yok, başkanı yok, bazı görevler genel müdürlüğe verilmiş. Biz dernek olarak bu konuda belirsizliğin giderilmesi için bir süre bekledik çünkü mutlaka bir düzenlemenin yapılacağını umuyorduk. Daha sonra TKD Başkanı olarak Milli Kütüphane ile ilgili halagazeteciyiz.net’e açıklama yaptım. Bu açıklamamı BBY Haber de “Milli Kütüphane Saray’a mı taşınacak?” başlığı ile haberleştirdi.

Geçen YK toplantımızda bu konuyu konuştuk. Milli Kütüphane’nin durum ile ilgili mutlaka meslektaşlar ile bir araya gelip en kısa zamanda tartışmamız gerekiyor. Bu ulusal bir sorun ve Milli Kütüphane hepimizin kütüphanesi. Sanırım bu belirsizlikten en çokta orada çalışan arkadaşlarımız rahatsızdır.  Cumhurbaşkanlığı Kütüphanesinde UNAK Başkanı, BBY Bölüm Başkanları, (Hacettepe Ün. Bölüm Başkanı Katılmadı) Milli Kütüphane Başkanı, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanı ve diğer ilgili birkaç kurum sorumlularının katıldığı bir toplantı yapıldı. Orada konu Cumhurbaşkanlığı Kütüphanesi iken şimdi hatırlayamadığım bir kurumun yöneticisi; Milli Kütüphaneyi Cumhurbaşkanlığı Kütüphanesi’ne taşıyalım dedi. Ben TKD başkanı olarak buna karşı çıktım Diğer katılımcılardan herhangi bir yanıt gelmedi ve konuda orada kapandı. Yine aynı görüşte olduğumu da belirtmek isterim.

Benim asıl merak ettiğim kim? hangi akıl ile bu şekilde bir düzenleme yapılmasını önerdi?

Bu günlerde adeta kullanılmaktan suyu çıkartılmış “Vatan Hainliği” kavramını Milli Kütüphane özelinde düşünmeden edemiyorum.” dedi.