×

Ali Fuat KARTAL istihdam sorununa dair vurgu yapan bir açılış konuşması gerçekleştirdi #bbykadroistiyor

Herkes İçin Kütüphane Projesi Uluslararası Kapanış Toplantısında Türk Kütüphaneciler Derneği Genel Başkanı Ali Fuat Kartal açılış konuşması gerçekleştirdi. Konuşmasının tam metni aşağıdaki gibidir:

Değerli dostlar bu kadar seçkin bir topluluğu bir arada bulmuşken, öncelikle meslek olarak kütüphaneciliği seçtiğim için kendimi şanslı saydığımı belirttikten sonra, bana kütüphanecilik ruh ve anlayışını kazandıran sevgili hocalarıma teşekkür ediyorum. İçinde bulunduğumuz bu zamanda alışılagelmiş bir konuşma yerine, kütüphanecilerin öncelikli görevleri ve sorumlulukları üzerine, sizlerle birlikte düşünmenin daha isabetli olacağını kanısındayım.

Bugün Türk Kütüphanecileri olarak yaşadığımız birçok sorun var. Ülkemiz de merkezi hükümet tarafından üstlenilen kütüphanecilik hizmeti; sayısal ve içerik olarak 80 milyonluk bir ülke için son derece yetersiz kalmaktadır. Mevcut durum, gelecekte sorumluluk almak üzere mesleğe hazırlanan gençleri bekleyen işsizlik sorunu, genç kütüphanecilerin moral ve motivasyonunu bozmaktadır. Çok değerli belediye başkanlarımızı burada bulmuşken yerel yönetimlerin kütüphane hizmetleri konusunda da birkaç şey söylemek isterim.

Bildiğiniz gibi ülkemizde yerel yönetimlerin kütüphane kurmasında yasal hiçbir engel olmadığı gibi kütüphane kurmak belediyelerin görevleri arasında sayılmaktadır. Buna rağmen belediye kütüphanelerimiz nicelik ve nitelik olarak son derece yetersiz durumdalar. Tabii bu işi hakkıyla yapan bir çok belediyemizin de olduğunu buradan belirtmeden geçemeyeceğim.

Mevcut belediye kütüphanelerimizin en büyük sorunu birkaç belediyemiz hariç, belediye kütüphanelerinde, kütüphanecilik eğitimi almış bölüm mezunu kişilerin istihdam edilmemesidir.

Sayın Başkanlar, Kütüphanecilik eğitimi almış kütüphanecilerin kütüphanelerinizde istihdam edilmesi konusundaki hassasiyetimizi maruz görün; fakat halkımıza gerçek bir kütüphanecilik hizmeti vermek istiyorsak, inanın bu durum en az kütüphane açmak kadar önemlidir. 

Sayın başkanlar, Türkiye’de eğitim sistemimizden kaynaklı nedenlerle özelikle okul çağındaki çocuklarımızın ders çalışabilecekleri interneti olan, sıcak mekanlara ihtiyaçları var. Kütüphane kumayı planlarken bu gereksinimi göz önüne alırsanız halkımıza çok büyük bir hizmet etmiş olacağınızı düşünüyorum.

Değerli Konuklar
Herkes İçin Kütüphane Projesi için öncelikle şunu belirmek isterim ki Türk Kütüphaneciler Derneği en başından beri projenin Türkiye’de uygulanmasına öncülük etmiş ve projenin sürdürülebilirliği konusunda da üzerine düşen her türlü görevi yapacaktır.

Herkes İçin Kütüphane Projesi bildiğiniz gibi ilk olarak Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı halk kütüphanelerinde pilot proje olarak uygulanmaya başlandı. Son derece başarılı da olan pilot proje, Türk insanına mahsus nedenlerle maalesef ülke programı aşamasına geçilemedi.

Bana göre geçilememesi de hayırlı oldu. Çünkü; proje, yeni bir çalışma ile yerel yönetimlere bağlı belediye kütüphanelerinde uygulanmaya başlandı. Böylece Türkiye’de nerede ise yok denecek kadar az olan belediye kütüphaneleri, proje ile birlikte adeta gün ışığına çıktı diyebiliriz.

HİK Projesi ekibinin yönlendirmesi ve desteği ile birçok ilde ilk kez belediye kütüphanesi açıldı. Belediye Kütüphaneleri çalışanlarına HİK Projesi kapsamında verilen çeşitli eğitimler ve toplantılar ile birlikte kütüphanelerde çalışanların hem mesleki vizyonları gelişti hem de burada sunulan hizmetler, belediye yönetimleri tarafından fark edilmeye başlandı.  HİK Projesinin belki de en önemli işlevi Türkiye’de belediye kütüphanelerine yönelik bilgi eksikliğini gidererek, bu konuda zengin bir veri tabanı oluşturmasıdır.

Değerli Konuklar
Günümüz dünyasında bilimsel ve teknolojik gelişmelerin hızı adeta insanın başını döndürecek düzeye geldi. Sadece haberleşme alanındaki ilerlemeler bile insanlığın ne büyük bir gelişme gösterdiğine en güzel örnektir. Her alanda ilerleme kaydeden insanoğluna hayran olmamak elde değil.

Fakat insanlık bugün doğaya verdiği zararlar, işsizlik, savaşlar ve kendi ülkesinde gördüğü baskılar sonucu dünyanın dört bir tarafına dağılmış milyonlarca göçmen sorunuyla baş edemez hale gelmiştir.

Bu noktada biz kütüphaneciler acaba dünya barışına ve zulme karşı nasıl bir katkı sunabiliriz? Sadece kütüphanelerimizde farklı düşünceleri savunan kitapları yan yana koymamız ve bilgiyi kendi ideolojimize göre sansürlemeden sunmamız, insanlık bu hale gelmişken yeterli mi?

Kütüphaneler aracılığıyla toplumu nasıl değiştirebiliriz?
Kütüphanenin bağımsız bir gücü var mı? Yoksa kütüphane kurumunun işlevi tamamen hakim ekonomik ve kültürel ilişkiler tarafından mı belirleniyor? Gibi sorulara hep birlikte yanıt aramamız gerektiğini düşünüyorum.

Ünlü Türk Şairi Can Yücel

“Zamanı Geldiğinde Vazgeçmeyi Bildim O Kadar” adlı şirine şu dizelerle başlıyor.

Ne hesabını veremeyeceğim bir günüm oldu ne de vicdanımı lekeleyen bir geçmişim….

Ne hissettiysem onu söyledim, onu yaşadım.

Evet, katılmaya bilirsiniz ama ben inandığım samimi düşüncelerimi sizlerle paylaştım.

Beni dinlediğiniz için hepinize çok teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum.

Ali Fuat Kartal
Türk Kütüphaneciler Derneği
Genel Başkan

2 yorum

comments user
Ersin

Dernek konusunda gayet haklisiniz. Surekli her turlu gelismeye siyasi olarak ciliz sekilde karsi cikip kostek oldular. Bugunlere sebebiyet verdiler.

comments user
art historian

Üzülerek belirtmek isterim ki bu derneğin maalesef fazla bir katkısı olmamıştır. Çok az bir eforu kütüphanecilere ek gösterge verilmesinde kullanmıştır. Onu da zaten zamanın kültür bakanını ikna eden akademisyenler başarmıştır. Hatta ve hatta bazı durumlarda köstek olmuştur. bilen bilir.

o yuzden bu açıklamayı yetkili mercilerin dikkate alması gibi bir husus bulunmamaktadır.

Herkes için kütüphane projesi cahil halk nedeniyle ulusal anlamda aktifleştirilemez bu arada. proje olarak kalır. Halkın cahilliğini kaldırmak için halkın kendisi bizzat bilinçlendirilmelidir. Ancak bizim halkımız, cahil kalmayı, bilimden uzak yaşamayı ve dogmaları hayatının merkezine oturtmayı seçmiştir. O yüzden halk kendi cahilliğinden kurtulmadığı sürece isterseniz milyar dolar harcasınlar yine de toplumun entellektüel yapısı yerlerde sürünmeye devam edecektir.

iyikşamlar.